Doğum Belirtileri Nelerdir?

Anne ve baba adaylarının doğum için tetikte beklemesine ve hazırlıklı olmasına ortam hazırlayan belirtilerdir.

Pek çok çift için doğum belirtileri oldukça kritik bir konuyu oluştururken, 38 ila 42 haftalık arasına gelmiş bebekler için nişan durumunun gözlenmesi, suyun gelmesi ve ağrıların yoğunlaşması doğrudan bu belirtileri işaret eder.

Yeni bir bebek bekleyen anne ve baba adayları, hamilelik süreci boyunca heyecanlı anlar yaşarlar. Ancak kuşkusuz ki en çok heyecan verici olan gelişmeler arasında doğuma hazırlık evreleri ve nelerin yapılması gerektiği gibi konular da bulunur.

Doğum Nedir, Ne Zaman Gerçekleşir?

Gebeliğin 38 ve 42. haftaları arasında bebeğin rahmin dışına çıkış yapması, doğum olarak tanımlanabilir. Eğer bebek bu haftalarda değil de, 37. haftayı görmeden doğarsa, buna da prematüre ismi verilir. Prematüre bebeklerin yaşam durumları kritik olsa da, gelişen teknoloji ve bilim ile bu tarz doğumlarda da yaşama oranı yükselmiştir.

Doğum Belirtileri Ne Zaman Başlar?
Henüz 28. haftaya gelindiğinde rahim kasılmaları görülebilir. Yavaş şiddette başlayan kasılmalar, doğum haftaları yaklaştıkça daha da şiddetli hale gelecektir.

Doğum sancılarına benzer olarak daha hafif ağrılı zamanlar da geçirilebilir. Bu tarz durumlarda yalancı kasılmalar ya da yalancı ağrılara olarak isimlendirilen kasılmalar devreye girmektedir.

Doğum Yaklaştıkça Hangi Değişiklikler Görülebilir?
Doğum gerçekleşmeden henüz 1 ya da 2 gün öncesinde artan hormon değişikliklerinden dolayı vücuttan su atılması yaşanır ve iştah giderek kapanır. Bu günlerde hamile kadınlar 1 ila 2 kilo kadar kilo verebilirler.
Yine doğum için vücudun kendi kendine depoladığı bir enerji de açığa çıkar. Doğum yaklaştıkça hamile kadınların kendilerini daha zinde ve daha enerjik hissetmeleri işte bundan ileri gelir. Fakat bu enerjiyi çoğu kadın yanlış kullanır. Kendini iyi hissettiği için temizlik ve ev işleri yapma gereği duyan kadınlar sınırlı enerjilerini böyle tüketmemelidir. Doğumda hemen ve hızlı şekilde yorulmamak için doğum öncesi hissedilen zindelik ve fazla enerji depolanmalıdır. Bu sayede doğum da kolay geçecek, zorlayıcı süreçler yaşanmayacaktır.

Bir diğer belirti ise bağırsaklar ve dışkı ile ilgidir. Hamilelerin doğuma az bir zaman kala bağırsaklarını boşaltma ihtiyaçları artar. Vücut bu önlemi 1-2 gün öncesinden itibaren almaya başlar. Doğumda sıkıntı yaşanmaması ve rahat bir doğum gerçekleşmesi için bağırsakların boşaltılması önemlidir. Hatta dışkıda yumuşamanın olduğu da buradan görülebilir. Gaz oluşması, ishal durumu da doğum öncesi anne adayının yaşayabilecekleri arasındadır. Fakat elbette ki tüm bu belirtiler her gebe kadın için geçerli olmayabilir.

Doğumun Başladığına Dair İşaretler Nelerdir?
Doğum sürecinin başladığına dair temel anlamında 3 önemli işaret vardır. Bunlar nişan (sümük formuna yakın bir kanlı akıntı), belirli aralıklarda gelişen kasılmalar ve suyun gelmesi şekilde ifade edilebilir. Söz konusu belirtilerde belli bir sıra yok iken, her kadında ya da her doğumda da belirtiler değişkenlik gösterebilir.

Nişan; Rahim ağzı hamilelik süresince kapalıdır. Doğum yaklaşınca ise rahim ağzında bir mukus oluşur. Sümüğe benzer bir formda oluşan bu mukus jöleye de benzetilir. Hem rahmi, hem de bebeği enfeksiyonlara karşı bu mukus korur. Söz konusu akıntıya ise halk arasında “nişan” adı verilir. Söz konusu akıntı tıkaç olarak da nitelendirilebilir ve doğum yaklaştıkça bu tıkaç da düşer. Nişan görülmesi ve tıkacın düşmesi doğrudan hastaneye gitmeyi gerektirmese de, bu durum artık çok da vaktin kalmadığına işarettir.

Suyun Gelmesi; Koyu ya da kıvamlı bir formda değil, tam tersi olarak akışkan şekilde görülen doğum suyu, renk olarak açık sarı tonunda yer alır. İç çamaşırı üzerinde herhangi bir tabaka ya da iz de bırakmaz. Bu sıvının kendine göre bir kokusu da bulunur. Eğer su gelirse doğrudan hastaneye gitmek gerekir. Çünkü suyun gelmesi, amniyon kesesinin yırtılması ile bebek ve annenin her an hastalık kapabileceği bir sürecin başlangıcını oluşturur. Kimi anne adayları kasılmaların gelişini beklese de suyun geldiği an hastaneye doğru yola çıkmak en mantıklısıdır.

Ağrı; Doğum için doğrudan bir işaret olan ağrılar ise karnın da sertleşmesi ile iyice kendini gösterir. Hafif başlayan ve kısa kısa kendini gösteren ağrılar daha uzun ve daha sık şekilde görülmeye başlanır.

1 Yorum

  • Secil P. dedi ki:

    Artık sancıların dayanılmaz bir hal alması biz kadınlar için mutlu sona yaklaşmışızdır anlamını taşıyor bence..Gerçekten 39.haftadan sonra günde 3-4 kez giren sancılar hem duygusal hem de pskolojik olarak çok yıpratıyor..Bu konuda bilinçlenmeliyizki yalancı belirtlere aldanıp panik yapmayalım..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

#hamileykenben

Hamilelik fotoğraflarınızı İnstagram'da #hamileykenben hashtag’i ile paylaşın, anasayfamızda size ve bebeğinize yer verelim :) Fotoğraflarınız editör onayından sonra sitemizde yer almaktadır.

MAİL ABONELİĞİ
Bu site, sağlık hizmeti vermemektedir, sitedeki bilgiler tıbbi bir öneri yerine geçmez ve sadece bilgi amaçlıdır. Hastalıkların tanı ve tedavileri yalnızca uzman doktorlar tarafından gerçekleştirilebilir.