Miyom Ameliyatı Sonrası Adet Ağrısı

Miyom Nedir?

Miyom, rahimde en sık görülen iyi huylu tümörlerdir. Neredeyse her 4-5 kadından birinde görülmektedir. Rahmin normal dokusunun sertleşmesi ve giderek büyümesi ile ortaya çıkmaktadır. Miyomlar, ancak 1 cm’e kadar ulaşabildiklerinde anlaşılabilirler. Miyomlar, rahim iç duvarında, rahim ortasında veya dış duvarında bulunabilirler. Genellikle rahim iç duvarında bulunan miyomlar küçük olsalar da belirtileri olmaktadır. Kanama düzensizlikleri, aşırı kanama ya da adet kanamasının uzun süreli olması gibi belirtilerde ise miyomlar rahim iç duvarında bulunurlar. Rahim ortasında bulunan miyomlar ise birkaç cm’e ulaşmadan önce kendilerini belli etmezler. Fakat büyüme başladıkları zaman adet kanamaları düzensizlikleri, aşırı adet ağrısı veya uzun süreli kanamalara neden olurlar. Eğer miyomlar rahim dışına doğru büyüyorlar ise bu sorun teşkil etmez. Ancak ilerleyen durumlarda çok büyüdükleri zaman makata veya idrar kesesine baskı yaparlar ve bu yönden rahatsızlıklara neden olurlar.

Ayrıca Bakınız: Miyom Nedir?

Miyom Çeşitleri Nelerdir?

İnterligamentöz Miyomlar: Ligamanlar (bir doku şeridi) arasında oluşan tümörlerdir ve cerrahi tedaviler şarttır.
Paraziter Miyomlar: Rahimde büyüyen miyom nüvesi zamanla başka bir organa yapışarak rahimden ayrılır ve bağlantı kopar. Bu nedenle miyom nüvesi yeni bağlandığı dokuda beslenmeye başlar.
Subseröz Miyomlar: Rahmin dış tabakasında oluşan miyomlar.
İntramural Miyomlar: Rahmin orta tabakasında oluşan miyomlar.
Submüköz Miyomlar: Rahmin iç tabakasında oluşan miyomlar.

En sık görülen miyomlar genellikle inramural miyomlardır. Submuköz miyomlar ise rahmin iç kısmına doğru büyüyerek en çok kanama yapan miyomlardır. Miyom nüveleri bazı durumlarda değişikliklere uğrayabilirler. Bu nedenle bazen gebelikte görülen kırmızı dejenerasyon şiddetli karın ağrısına sebep olabilirler.

Miyom Belirtileri Nelerdir?
Miyom teşhisi yapılabilmesi için kesinlikle jinekolojik muayenelere ihtiyaç duyulmaktadır. Miyomun belirtilerinden en önemlileri de kanama ve ağrı gibi belirtilerdir. Normal şartlarda, rutin jinekolojik muayenelerde myom teşhisi sağlanamamaktadır. Ancak myomlar belirli bir büyüklüğe ulaşır, kanama ve ağrı yaparsa myom teşhisi kesinleşebilir. Myomların en belirgin belirtileri ise şöyledir:

• Adet dönemlerinde aşırı kanamalar,
• Adet dönemi dışında yaşanan ara adet kanamaları,
• Karın ve rahim bölgesinde fark edilecek bir şekilde büyüme saptanma,
• Adet dönemlerinden veya cinsel ilişkiden sonra bel ve kuyruk sokumu kısmında ağrı hissedilmesi,
• Devamlı idrara çıkma isteği,
• Kısırlık testlerinde myomların tüpleri tıkadığı gözlemlenmesi,

Myomların, bağırsaklarda basınç oluşturması sonucu yaşanan kabızlık.

Miyomdan Korunma Şekilleri
Sebebi hala açıklanamamış olsa da miyomların kilolu ve fazla hareket etmeyen kadınlarda daha çok görüldüğü ortaya çıkmıştır. Aslında bu durum kasların aktif olmamasının miyomları etkilediğini göstermektedir. Hareketsizlik, miyomların oluşmasında büyük bir etki göstermektedir. Her ne kadar 4 ila 5 kadından birinde görünse de, miyomlardan korunmanın şu anlık tek çözümü düzenli beslenip kilo almamaya dikkat etmek ve aktif olup hareketsiz kalmamaktır.

Miyom Teşhisi Konulduktan Sonra Ne Kadar Beklenilmeli?
Her kadının bağışıklık sistemi farklılık gösterdiği için, oluşan miyomların da büyüklükleri, sayıları ve büyüme hızları farklılık göstermektedir. Miyomlar, östrojen hormonu sayesinde büyümeye devam ederler. Menopoza girmiş ya da yaklaşmış kadınlarda östrojen salgılanması durduğu için miyom büyümeleri de durur. Fakat bu durum sadece büyüyememiş küçük miyomlar için geçerlidir. Bu nedenle küçük miyomlara sahip menopoza girmiş kadınlarda miyomlar tehlike arz etmemektedir. Miyom ameliyatlarından sonra, eğer miyomlar küçük ise tekrar oluşma ve büyüme gösterebilirler. Bu nedenle ameliyattan sonra hastanın doktor kontrolünü aksatmaması gerekmektedir. Ancak tekrardan oluştukları görülse bile miyomlar küçük olduğu ve tehlike arz etmediği sürece cerrahi müdahale yapılamaz. Bunun yerine hastada ilaç tedavisi uygulanır ve buna rağmen miyomlar hızla büyümeye devam ediyor ise son çare ameliyat uygulanır.

Miyom Kansere Dönüşebilir Mi?
Miyomlar genellikle her zaman iyi huylu tümörler olarak bilinirler. Normalde miyomların kansere dönüşebilme ihtimali çok düşük bir olasılıktır. Birçok insanın kendisinde miyom olduğundan bile haberi olmamaktadır. Günümüzde kadınların %80’inde miyomlar görülmektedir fakat iyi huylu oldukları için bilinmemektedirler. Miyomların kansere dönüşme ihtimali binde bir ila beş arası değişmektedir. Kanser riski, çok hızlı büyüyen miyomlarda göz ardı edilmemelidir.

Miyom Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Ameliyat kararı alınması için miyomların hızlı büyümesi veya şiddetli kanamalara yol açması gerekmektedir. Açık veya kapalı cerrahi ile alınabilirler. Cerrahi müdahaleden önce miyomların büyüklüğü, yerleşim yeri veya sayısı belirlenir ve ameliyat buna göre yapılır. Açık ameliyatlarda karının biraz alt kısmı duruma göre büyük ya da küçük bir şekilde kesilir. Laparoskopi, robotik veya histeroskopi cerrahi ile de kapalı ameliyatlar yapılmaktadır. Ameliyat süresi kişiden kişiye göre değişmektedir. Kapalı ameliyat yöntemi günümüzde açık ameliyata göre daha çok tercih edilmektedir. Kapalı ameliyatlarda kanama daha az, iyileşme süreci daha kısa olabilir ve yara izi de yok denecek kadar az olmaktadır. Ameliyat sonrası karın içi yapışıklıklar daha az görüldüğü için hasta yataktan daha çabuk kalkarak günlü yaşantısında bir sıkıntı yaşamaz.

Miyom Ameliyatı Öncesi Neler Yapmak Gerekir?
Ameliyat öncesi hasta anestezi açısından incelenir ve ona göre bir uygulama yapılır. Genellikle 40 yaşından büyük hastalarda akciğer filmi, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri, kan sayımı istenir. Ameliyat öncesi hastanın sonuçları değerlendirilir ve buna göre bir ameliyat uygulanır. Hastada ek olarak kronik bronşit, astım vb gibi bir akciğer hastalığı var ise hastadan solunum fonksiyon testi gibi ek testler de gerekmektedir.

Miyom Ameliyatı Sonrası Görülebilecek Sorunlar
Ameliyatın gerçekleştirildiği yerde, karın içerisinde ve idrar yollarında enfeksiyon gelişme riski olabilir. Fakat bu risk oldukça nadir görülmektedir. Eğer hastada enfeksiyon görülecek olursa bulantı, ağrı ve ateşle kendini belli etmektedir. Bunun yanı sıra idrar yolları ve bağırsak zedelenmeleri de görülebilmektedir. Aynı zamanda karnın içindeki büyük damarlarda kanama olabilir. Hastada kan toplanması olursa, hematom tedavisi uygulanmaktadır. Bazı durumlarda çok fazla kanama olur ve rahmin alınması gerekebilir. Bu operasyon sonrasında ise rahim içi zarında veya karın iç organlarında yapışıklık görülebilir. Nadir de olsa bazen ameliyata bağlı riskler de ortaya çıkabilmektedir. En merak edilen konulardan birisi ise miyom ameliyatı sonrası adet ağrısı. Miyom ameliyatı sonrası adet ağrısı olması normal bir durumdur. Bunların haricinde ameliyat sonrası bazı riskler görülebilir. Bu riskler ise şöyledir:

• Pıhtı oluşması,
• Enfeksiyon,
• Alerjik durumlar,
• Kanama,

Kalp krizi gibi risklerin olması kişiler için büyük sorun teşkil etmektedir. Bundan dolayı kişilerin daha çok dikkatli bir şekilde davranması ve hem hastalık sürecinde hem de hastalık tedavi sonrasında a dan z ye her şeyine dikkat etmesi gerekir. Oluşabilecek riskleri etkili bir şekilde ortadan kaldırabilirken önlemler de alınmış olacaktır.

Hamilelik.com.tr