Erkeklerde Kısırlık

Erkeklerde Kısırlık, toplumsal tabular yüzünden kabul edilmesi zor bir durumdur.

Kısırlık, bir yıl süre ile düzenli ilişki yaşanmasına rağmen gebelik oluşmaması durumuna verilen addır. Erkeklerde kısırlık, idrarda yanma, akıntılar ve sperm azlığı ile ön teşhis olarak görülse de tam teşekküllü tetkikler yapılmadan kesinlik kazanmayacak bir durumdur. Erkeklerde kısırlık yapılan sperm sayma ve sperm kalitesi testleri ile kesin tanı konulacak bir rahatsızlıktır.

Erkeklerde Kısırlık

Her ne kadar birçok uzmanın erkeklerde kısırlığın çoğu zaman belirtisiz geliştiğini vurgulasa da, doktorların talep etmeleri durumunda yapılan spermiogram testlerinde oluşan ya da oluşması muhtemel kısırlık belirtileri tespit edilebilmektedir. Eğer bir erkek idrar yapma aşamasında yanma hissi duyuyorsa ve akıntı ile karşılaşıyor ise bu durumunda bir ön tanı olarak kabul edildiği ifade ediliyor. Ancak yine de kesin tanı koyabilmek için bazı testlere ihtiyaç duyulmaktadır. İki ile yedi gün arasında uygulanacak olan bir cinsel perhizin ardından sperm testi ve ultrasonografi yanında hekim kontrolü yapılarak erkeklerde kısırlık konusunda kesin tanılar koyulabilmektedir. Bilineninin aksine bu kontrollerde sadece sperm sayısına bakılmaz. Bununla birlikte spermlerin şekline ve hareketlilik durumuna da bakılmaktadır. Kısırlık bazı zamanlarda ise daha ciddi hastalıklarında ön tanısı olabilmektedir. Mesela testis tümörlerinin ilk bulguları arasında da kısırlık gelebilmektedir. Bu nedenden dolayı da olası bir kısırlık teşhisi sonrası detaylı bir ürolog kontrolünden de geçmek gerekir.

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, erkeklerde kısırlığa sebep olan başlıca etken kriptorşizm adı verilen inmemiş testislerdir. Bununla birlikte üreme organlarında oluşabilecek enfeksiyonlar ile ilerleyen yaşlarda karşılaşılması muhtemel varikosel durumlar da erkeklerde kısırlık nedeni olabilmektedir. Bu gibi etmenlere nazaran daha az görülen testis tümörleri, testis yaralanmaları, yaşanmış olan yüksek ateşli hastalıklar, farklı sebeplerden dolayı üreme kanallarında oluşabilen tıkanıklıklar, sinir sisteminden oluşabilecek sebepler, geriye boşalma, genetik sorunlar, hormonal bozukluklar ve cinsel aktivite problemleri de kısırlık nedeni olabilmektedir. Bu sebepler arasında yer alan genetik problemlerin yapılacak tüp bebek tedavisi sonucu doğan çocuklarda da görülmesi olasıdır.

Erkeklerin Kısırlığında Yapılacak Genetik İncelemeler

Teknolojik ve tıbbi gelişmelerle orantılı olarak son dönemlerde genetik incelemeler sonucunda erkek kısırlığına ilişkin ayrıntılı verilere ulaşılabilmektedir. Seks kromozomu olarak adlandırılan Y kromozomu üzerindeki genlerde oluşması muhtemel silinmeler, tüm işlevler normal olsa dahi, testislerdeki sperm sayısının düşmesine sebep olmakta veya tamamıyla sonlanmasına neden olmaktadır. Bunun yanında örneğin sıklıkla karşılaşılan 47 XXY Klinfenter sendromu da testisin gelişimini olumsuz etkileyebileceği gibi, sperm oluşumunu da olumsuz etkilemektedir. Ayrıca da testislerde bulunan ve spermlerin taşındığı kanalların kusurlu olması, testis sperm gerçekleştirse dahi çıkış kanalları olmaması nedeni ile meni içerisinde sperm bulunmayacaktır. Bu durumun tıbbi tabiri ise Konjenital Bilateral Vas Deferens Agenezisi hastalığıdır. Eğer erkekte kısırlık sebebi birtakım hormon eksikliklerinden kaynaklı ise bu tür kişilerde birtakım ilaç tedavileri ile çözüm üretilebilmektedir.
Yapılan incelemelerde hiçbir sperm hücresi ile karşılaşılmayacak olursa öncelikle testislerin sperm üretip üretmediği incelenmeli ve bu açıdan sorun yoksa sperm kanallarının tıkalı olup olmaması araştırılmalıdır. Dönemimizde kısırlık ihtimali ile hekimlere başvuran erkeklerin % 40’ının testis damarlarında bir genişleme veya varisleşme görülmektedir. Bu durum ise sperm oluşumunun önüne geçebilmektedir. Varikosel sebepler, testislerde oluşan ısının artmasına neden olur ve bu durum ise toplardamarlarda oluşan kullanılmış kanın geriye akmasına neden olur. Bu durumda sperm üretimini olumsuz etkileyecektir. Bu tanıya ise ancak radyolojik testler ile ulaşılabilmektedir.

Erkeklerde Kısırlık Sebepleri ve Oranları
Öncelikli olarak erkeklerin % 30’unda oluşan kısırlık nedeni açıklanamamaktadır. Bu kesimin dışarısında % 15’lik bir kısım da varikosel bir kısırlık nedeni yaşamaktadırlar. İnmemiş testisler sebepli ve Subklinik enfeksiyonlar nedenli kısırlık görülme oranı da % 8 civarındadır. Bu sebeplerin yanında sertleşme sorunu ve hipospadias rahatsızlığı nedeniyle görülen kısırlık oranı % 6’lar ile ifade edilmektedir. İmmünolojik nedenler % 5 olarak görülürken % 3 oranında da sistematik hastalıklardan kaynaklanan kısırlık gözlemlenmektedir. % 2 oranında tıkanıklıklar görülürken % 13 oranında da diğer etmenlerden oluşan kısırlıklar gözlemlenmektedir.

Kısırlık Teşhisi Aşamaları
35 yaşına gelmemiş olan çiftleri bir yıl boyunca korunmadan ilişki yaşamalarına rağmen gebelik ile karşılaşmıyorlarsa mutlaka bir uzmana başvurmaları gerekmektedir. Ancak çift 35 yaşını aşmış ise bu süreyi 6 ay olarak değerlendirmek gerekmektedir.

Sperm Hücresi Olmayan Baba Olabilir mi?
Bilimsel ve tıbbi teknolojide yaşanan gelişmeler, farklı nedenlerden dolayı sperm hücresi üretme yetisi olmayan kişilerin dahi baba olma olanağı olduğunu gösteriyor. Mikroskobik ameliyatlar kategorisindeki Mikro TESE sayesinde testislerden alınan dokulardan sperm üretilebiliyor. Bu sayede mümkün görülmeyen birçok kişi babalık sevinci yaşayabiliyor.

Erkeklerde Kısırlığın Belirtileri
Uzmanlara erkeklerde kısırlığın genellikle belirti vermediğini ifade etseler de hekimlerin talebi doğrultusunda yapılan spermiogram yardımı ile tanı koymanın da mümkün olduğu bilinmektedir. Ön tanı olarak da idrar yaparken yanma veya akıntı olması olarak gösteriliyor. Kesin tanıyı koymak için ise erkeğe iki ila 7 gün arasında bir cinsel perhiz uygulanıyor. Bu perhizin ardından sperm testleri, ultrasonografi ve doktor muayenesi uygulanarak kısırlık hakkında kesin tanı yoluna gidilebiliyor. Bu kontrollerde bilinenin aksine sadece sperm sayısı değil aynı zamanda sperm hareketliliği ile şeklinin de önemli olduğu ifade edilmektedir.

Erkekte kısırlık bazı durumlarda bazı ağır hastalıkların mesela testis tümörlerinin ilk bulgularından da olabiliyor. Bu sebepten de kısırlık bulgusuyla karşılaşılması durumunda bir ürolog muayenesine de ihtiyaç duyulmaktadır.

Yapılan araştırma ve incelemeler sonucunda varılan ortak kanıya göre erkekte kısırlığa sebep olan en önemli etken, kriptorşism adı verilen inmemiş testisler, üreme organlarında meydana gelen enfeksiyonlar ve daha ilerleyen yaşlarda meydana gelen varikosel durumlardır. Ancak bu etkenlerden daha seyrek olarak görülen bir başka etkenler ise, testislerde oluşan tümörler, yine testis yaralanmaları, yaşanan yüksek ateşli hastalıklar, üreme kanallarında oluşmuş olan tıkanıklıklar, geriye boşalma, sinir sistemi ile alakalı sebepler, genetik problemler, hormon bozuklukları, cinsel aktivite bozuklukları sayılabilir. Bu durumlar içinde eğer genetik problemlerden kaynaklanan sorunlarda tüp bebeklerde de sağlığı etkileyecek sorunlarında saptanması olasıdır.

Erkek Kısırlığında Genetik İncelemeler
Son zamanlarda genetik incelemeler alanında yaşanan ilerlemeler, erkek kısırlığı konusunda oldukça ayrıntılı bilgilere ulaşmaya olanak sağlamıştır. Seks kromozomlarından olan Y kromozomu üzerinde bulunan genlerde oluşan silinmeler, vücudun fonksiyonlarının normal olsa dahi, testiste sperm oluşumunu azaltmakta ya da tamamen sonlandırmaktadır. Bununla birlikte yine seks kromozomlarının sayısı, mesela en çok görülen 47 XXY Klinfelter sendromu, genetik rahatsızlıklarda da testisin gelişimi eksik kalmış ve de sperm yapım düzeyinin azalması olabilir.

Bununla birlikte testisler içerisinde sperm taşımakta olan kanalların olmaması, testisin normal sperm üretimini gerçekleştiriyor olsa dahi çıkış kanallarını bulamayacağı için meni içerisinde sperm görülmeyecektir. Bu durumda ise genetik bilimde Konjenital Bilateral Vas Deferens Agenezisi adı verilen bir hastalığa bağlı olacaktır. Erkekte kısırlık durumu saptanan ve bunun nedeni olarak da bazı hormon eksiklikleri tespit edilen hastalarda yapılacak bazı ilaç tedavileri ile çözüm üretilebilir.

Eğer sperm tahlilleri sırasında hiçbir sperm hücresi tespit edilmez ise testislerin sperm üretip üretmediği ve sperm kanallarının tıkalı olup olmadığı incelenmelidir. Bunun yanında günümüzde kısırlık sebebi ile başvuruda bulunan erkeklerin % 40’ının testis damarlarında genişleme ya da varisleşme tespit edilmektedir. Bu da sperm oluşumunu olumsuz etkileyen bir durumdur. Varikosel durumlar, testislerde oluşan ısı artışı ile toplardamarlarda bulunan kullanılmış kanın geriye akması sonucu testis içi dolaşım etkilenecek ve sperm üretimi de olumsuz etkilenecektir. Bu tanı da bazı radyolojik testlerle konulabilmektedir.

Oranlar İle Erkeklerde Kısırlık Sebepleri
Erkeklerin %30’unun kısırlık nedeni açıklanamazken %15’lik bir kesim varikosel nedenli kısırlık yaşamaktadır. İnmemiş testis ve Subklinik enfeksiyonların kısırlığa sebep olma oranları ise %8’er olarak belirtilmektedir. Sertleşme sorunu ile hipospadias % 6, immünolojik sebepler % 5 sistematik hastalıklar 3 tıkanıklıklar 2 ve diğer etmenler 13 oranında kısırlığa neden olmaktadır.

Kısırlık Teşhisi İçin Ne Kadar Beklenmelidir?
35 yaşına ulaşmamış olan çiftlerin bir yıl boyunca korunmasız olarak ve düzenli ilişkiye rağmen gebelik ile sonuçlanmamış ise bir hekime başvurmaları önerilir. Bu süre 35 yaş üzeri için altı aya çıkmaktadır.

Sperm Hücresi Olmayan Erkeklerin Baba Olması Mümkün mü?
Günümüzde gelişen teknoloji sonucunda, farklı sebeplerle hiç sperm hücresi üretemeyen erkekler dahi baba olma fırsatı yakalamaktadır. Mikroskobik bir ameliyat olan Mikro TESE ile testislerden alınmış olan dokular içerisinden sperm elde etme şansı vardır. Bu yöntem ile ihtimal verilemeyen birçok kişinin dahi o duyguyu yaşadığı bir gerçektir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

#hamileykenben

Hamilelik fotoğraflarınızı İnstagram'da #hamileykenben hashtag’i ile paylaşın, anasayfamızda size ve bebeğinize yer verelim :) Fotoğraflarınız editör onayından sonra sitemizde yer almaktadır.

MAİL ABONELİĞİ
Bu site, sağlık hizmeti vermemektedir, sitedeki bilgiler tıbbi bir öneri yerine geçmez ve sadece bilgi amaçlıdır. Hastalıkların tanı ve tedavileri yalnızca uzman doktorlar tarafından gerçekleştirilebilir.